hepsi birden kararıverdi ışıkların
hepsi birden
alnındaki çizgi de dahil
dedim ki
bak delikanlı mum yakmalısın
gece çok karanlık geçecek
ve yıldızlar sabaha dek görünmeyecek…
içinde uzay çiçekleri saksısı
odada bir boşluk, sıkıntı
ve bezginlik pencere camından açıyor…
görünüverecek güzel mavi askılı elbisesiyle
neredeyse bir ışık
ve hasrete karanlıkta son vermek
işte bu olmayacak tek şey…
gözünde ılık çiçekleri görmek gerek
bu son titrek mumla ancak
belinin kuşağını çözerken olmaz
kör gibi parmaklara acemilik
belki sıyrılıverecek giysisi istemeden
istekle ama görülmeli…
camlar erkenden kırılmalı daha vakit var
ve ses kırmak için titreşmeli
ayaklar yerini almalı
geç olmadan odada
izleri terliklere giydirmeli…
ve saçaklar belki tehlikelidir
buzları kırmalı
sevgili gelecek
aniden kararan ışığı bir ışık çağırmalı…
sen misin
henüz erken
ummadan geldin
dizlerin yıldızlara çarpmıştır
kanıyor bak
niye acil bulutlar
saçlarında çok uzun
saçak ve karanlık
gece henüz gülüşünde ve ışık çok erken…
yine de hoşgeldin sevgili…
parmaklarım acıyor, olsun, titrek alevini
hoşgör
getirdiğin geceyi okşamayı özlemiş…
birazdan gidiverecek
pencere ardına değin açık
dağılıverecek rüzgâr dışarı ve hasret
odada derin iç geçirişini yükleyecek
delikanlı omzuna…
görmek için suları ve nasıl geçişini
damlalarda kucakladım
yollarını akarak gözlerimden…
sarındın mı gözlerimin hasretine
yüzün üşümüş
olsun, yeter ki sarın rüzgârına akışımın
diye ve hepsi buydu…
dur ışıkçı!
şalteri indirme hayalim yanacak
bırak gece burda kalsın…
güneşi veririm sana
sabah doyasıya sevişirsin
günün kalçasında…
ve denizin karnını bile ger istersen sonra
sandalının kürekleriyle…
izin ver az daha seveyim benim olan
gecede!
1984-Ankara
Haldun Hakman
Not:Eski bir şiir tekrarı.
ANKARA`YA SEVGİLİ GELECEK
Kategori:Yazılar ve Şiirler