KIPKIRMIZILAR

1
|en çok kırmızıya vurdular ağızdaki süslü lafları
potemkin zırhlısının kışlık sarayı bombardımanındaki tesadüftü bunlar
en çok vurulan ise çar nikola ve hanedanı sanıldı o sıralarda
ha ekim devrimi ha paris komunü ha ispanya iç savaşı madridi
bizimkiler sadece kışlık saraya ulaşamayan o mütevazı evin çatısını uçuran
potemkin zırhlısının güllesinin peşinde koştular ha koştular ha koştular…|

2
|koşarlardı ya bir türlü anlamadılar mayakovskinin kısa pantolonlu bulutunu
hele nazım ustanın o üç telinde üç sıska bülbül öter deyişini egemen şiir için…|

3
|en çok kırmızıya vurdukları ağızlarında köpükler gibi koşturdular doru atları
doru atları anlamadan yazdılar yelelerini, hele kuyruklarını, toynaklarını bile
bir kıvılcımla uçurdular atlarının hayallerini kendilerinin bile değilken..|

4
|kopar ağzını koy şuraya şarap gibi demlensin kırmızı dudaklarınla
ayağınla ez tarih bilinçsizliğindeki o kopası yanılsama bilincini…|

5
|sadece bir kere bakıp gitmenin erincinde ol homo sapiens sapiens…
eline alıp kendini yarı mamûl bir ürün olarak seslen kendine:

“azizim homo sapiens henüz sen yarı mâmül bir ürünsün bir gün gelip seni istediğim gibi işlediğim zaman mâmül ürüne dönüşeceksin…”*

işte o zaman insan olmanın tarih bilincini gerçekleştireceksin.

6
|en çok kırmızının vurduğu ağızlardaki yalın lafların dudaklarını diktiler
dudakları yetmezmiş gibi yetersizlikleriyle gözlerini ve sözlerini ve de
özlerini diktiler doğan her şeye…|

7
|kavganın orta yerinde mızıkçı çocuk mızıkalarını üflediler hep..
bu yüzdendir yanlış anlaşılmıştır zihinsel olan, entellektüel olan,
anlaksal olan…|

kayıkçı kavgasını değiştiler öze…

kıpkırmızı gözlerle kırmızıyı yitirdiler !

kıpkırmızıydılar, görmediler, içindeydiler !



Haldun Hakman